MARMARA DEPREMİ’NDE HAYATINI KAYBEDENLER AVCILAR’DA ANILDI
17 Ağustos Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenler Avcılar’da düzenlenen etkinliklerle anıldı.
Avcılar Belediyesi ve Avcılar’da bulunan 31 sivil toplum kuruluşunun birlikte organize ettiği anma etkinlikleri; Avcılar Atatürk Parkı’nda düzenlenen “Çocuklara Eğitici Materyallerle Afet eğitimi” ile başladı. Etkinliklerin bir diğer adresi Doğa İçin Sanat Derneği’nin (DİSDER) açtığı resim sergisi oldu. Güvenli yapılar oluşturması için fırçasını eline alan sanatçıların tuvalinde bu kez 17 Ağustos 1999 gecesinin acısı vardı.
Dr. Oğuz Gündoğdu Anısına Deprem Paneli
Geçtiğimiz Mayıs ayında hayatını kaybeden deprem bilimci Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu’da 17 Ağustos’un yıl dönümünde unutulmadı. Marmara Depremi sırasında Avcılar’da yaşayan ve deprem sırasında aktif olarak sahada görev yapan Dr. Oğuz Gündoğdu’nun adına deprem paneli düzenlendi. Alanında uzman deprem bilimciler Prof. Dr. Haluk Eyidoğan ve Prof. Dr. Ferhat Özçep, İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Dairesi Başkanı Özlem Tut, İBB Deprem ve Zemin İnceleme Müdürü Kemal Duran’ın konuşmacı olduğu panelde deprem riski ve alınması gereken önlemler masaya yatırıldı.
Avcılar Atatürk Parkı’nda düzenlenen panelin ardından sahneye sanatçılar çıktı. Yelatan ve Küçükçekmece Tiyatro Topluluklarının sahnelediği tiyatro gösterimleri, Kardelen Sanat Derneği’nin düzenlediği şiir dinletisi ve deprem konulu film gösterimi izleyenlere 17 Ağustos 1999 gecesini bir kez daha hatırlattı. Avcılarlı vatandaşların yoğun katılım gösterdiği gecede Avcılar Belediyesi Sivil Savunma Ekibi düzenlediği tatbikat ile vatandaşlardan tam not aldı.
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin 23. yıl dönümünde hayatını kaybeden vatandaşlar için Avcılar Deprem Anıtı’nda bir basın açıklaması düzenlendi. Daha sonra Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Burak Çalıoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökçe ve Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli bir konuşma yaptı.
“Avcılar’da depreme güvenli bir yaşam kurmak için çalışıyoruz”
Turan Hançerli burada yaptığı açıklamada;
“1999 yılında gerçekleşen deprem ile ilime, bilim insanlarına kulaklarını tıkamış olan ülkemiz depremle yeniden tanışır gibi bir hal içerisine girdi. O tarihlerde ülkemizin geleceğini deprem gerçeğini bilerek inşa edeceğiz ve Türkiye’nin depreme hazırlanmasını sağlayacağız sözü verilmişti. Bugün gelinen noktada çok büyük bir yol kat edilmediğinin altını çizmek isterim. 99 yılında ne kadar insan risk altındaysa bugün de en az o kadar insan risk altında. Evet o günden bugüne bir çok bina yenilendi, bir çok yeni bina yapıldı, köprüler güçlendirildi, okullar güçlendirildi diyeceksiniz doğrudur, haklısınız ama İstanbul’un nüfusu o gün 10 milyondu bugün 16 milyon ve o gün denmişti ki İstanbul nüfusunu daha fazla artırmayalım. En önemli çözüm önerilerinden birisi de buydu yapıldı mı olmadı. Avcılar’da depreme güvenli bir yaşam kurmak için yola çıkanlar bu anlamlı anıtın önünde birleştik. meseleyi çözmenin en önemli yollarından biri de burada bir araya gelmek.
“Çözüm önerilerimizi her platformda paylaşıyoruz”
Hançerli sözlerine şöyle devam etti;”5.8’lik Silivri depreminin hemen sonrasında ilk 20 dakikasında bir şey söylemiştim. “20 yıl kaybettik 20 dakika kaybedecek zamanımız yok” demiştim. Sadece Avcılar için sadece İstanbul için söylenmiş bir söz değil bu tüm yurdumuz tüm ülkemiz için geçerli bir söz. Çünkü deprem gerçeği bir çok fay hattıyla ülkemizin tamamını kapsıyor, tehlike altına sokuyor. Depremin ne zaman olacağına biz karar vermiyoruz, bilemiyoruz da. Ülkemizde maalesef afet yönetmeye çalışılıyor. Depreme hazır olmaya çalışmanız gerekiyor. Hemşehrimin bildiği gibi Avcılar’da çok yol kat ettik. Kentsel dönüşümün önünde üç önemli sorun var. Kentsel dönüşümün önünde bir finansman sorunu, iki teknik imarla ilgili sorunlar, üç uzlaşmayla ilgili sorunlar. Bu üç soruna yönelik çözümler ürettik çalışmalar yaptık ve sonuç Avcılar’da kentsel dönüşüme giren bina sayısı 1750’yi geçti . 1750 bina 20 bin konutu aşıyor ve 20 bin konuttaki 60 bin insanımız güvenli konuta kavuşmak için yola çıktı anlamına gelir. Önemli bir başarı elde ettik ve bu başarıdan hareketle edindiğimiz deneyimi paylaşıyoruz. Sayın bakanın açıkladığı riskli bina yapısı Türkiye’de 6 buçuk milyon ve bunun bir buçuk milyonu çok acil yenilenmesi gerekiyor. Yani tüm Türkiye’de 1.500.000 konut tabiri caizse tabutluk. Yani 4 buçuk milyon insanımız tabutlukda yaşıyor, tabutta yaşıyor. Ne yapmak lazım hızlı hareket etmemiz lazım. Hemen çözüm bulmamız lazım. İşte bu çözüm önerisini bir çok yerde paylaştık burada da yüksek sesle ifade etmek istiyorum. Sıfır Maliyeti Finansman‘a dayalı Kentsel Dönüşüm” önerisini özellikle hükümet yetkilileri ile paylaştık. Çünkü bunu yapabilecek kurum hükümet, çünkü kamu kaynağını, hazinenin kaynağını kullanan hükümet yetkilileri. Sıfır maliyetli finansman ifadesi sadece yapılarını yenilemek isteyen vatandaş için sıfır maliyetli değil. Hazine içinde, bütçe içinde, hükümet içinde sıfır maliyetli. Yani faiz ya da maliyet desteğini sunduğunda oluşan harekette zaten ülkemize, ülkemizin vergilerini toplayan ilgili kurumlara bir kaynak üretilmekte. Dolayısıyla bu desteğin, sıfır maliyetli finansmana dayalı kentsel dönüşüm modelinin uygulanması halinde çok acil, çok hızlı dönüşmesi gereken bir buçuk milyon konutun iki yıl içerisinde yenilenmesi mümkün.
Ben bu duygularla 99 depreminde kaybettiğimiz insanlarımıza hemşirelerimize Allah’tan rahmet ve yakınlarına sabır diliyorum, baş sağlığı diliyorum. Ve diliyorum benzer doğa olayları afete dönüşmez, başka kayıplarımız olmaz. Ve doğa olaylarının afete dönüşmemesi için bir an önce tüm yetkililer işbirliği halinde çalışır.
Acının üstünden tam 23 sene!
Anmaların son adresi Marmara Caddesi’nde bulunan Deprem Anıtı oldu. 17 Ağustos Depremi’nde Avcılar’da yıkılan 28 binanın enkazında hayatını kaybeden 246 kişi, felaketin 23’ncü yıldönümünde depremin meydana geldiği saat olan 03.02’de vatandaşlar bir araya geldi. hayatını kaybeden 246 kişinin adının yer aldığı Deprem Anıtı önünde 1 dakikalık saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşunun ardından törene katılanlar daha sonra önünde mumların yakıldığı anıta karanfil bıraktı.