SPOR KULÜPLERİNİN DEPREM HİKÂYESİ: SAHADAN SONSUZLUĞA
“Sahadan Sonsuzluğa” programının ilk konuğu Yeni Malatyaspor Genel Müdürü Selçuk Günaydın oldu. Günaydın, yaşadıkları büyük deprem felaketini ve Yeni Malatyaspor’un depremde vefat eden kalecisi Ahmet Eyüp Türkaslan’ı ve kulübün geleceğini anlattı.
Kahramanmaraş merkezli depremler tüm Türkiye’yi derinden etkiledi. Asrın felaketinden etkilenenler arasında futbol kulüpleri de vardı. Esenler Belediyesi Gençlik ve Spor Müdürlüğü depremde zarar gören futbol kulüplerine yer verdiği “Sahadan Sonsuzluğa” isimli bir program dizisi hazırladı. Serinin ilk bölümünde depremin vurduğu illerden biri olan Malatya’nın köklü futbol kulübü Yeni Malatyaspor’a yer verdi.
Yeni Malatyaspor kulübünü ziyaret eden Esenler Belediyesi’nin sosyal medya kanalı Aynen TV, Yeni Malatyaspor Genel Müdürü Selçuk Günaydın’a mikrofon uzattı. Günaydın, yaşanan felaketin büyüklüğünü, kalecilerini kurtarmak için verdikleri mücadeleyi ve kulübün geleceğini anlattı.
“AHMET’İN DÜĞÜNÜNÜ ÜÇ BUÇUK AY ÖNCE YAPMIŞTIK”
“6 Şubat gecesi bu coğrafyada yaşayan herkesin hafızalarına kazındı” diyerek konuşmasına başlayan Yeni Malatyaspor Genel Müdürü Selçuk Günaydın yaşadıkları büyük felaketi ve Ahmet Eyüp Türkaslan’ı kurtarma çalışmalarını şu sözlerle anlattı:
“Sabaha karşı çok büyük bir afet yaşadık. Deplasmandan dönmüştük. Futbolcularımızdan birçoğu memleketlerine gitmişti. 11-12 futbolcumuz bizimle beraber geldi. Birkaç futbolcu dışında tamamı tesislerde konaklıyordu. Büyük bir gürültüyle uyandık. Ailemle birlikte hemen tesislere geldim. Dehşet bir ortamdı. Personeller ve futbolcularımız, özellikle yabancı futbolcularımız şok içindeydi. Futbolcularımızı sakinleştirmeye çalıştım. Aileleri merak içinde, onlarla iletişim kurmaya çalıştık. Kim burada, kim dışarıda o anda her şey aklımızdan silindi, gitti. Kalecimiz Ahmet’in ailesiyle birlikte evinde olduğunu biliyorduk. Aynı zamanda tek bir şey söyleniyordu; ‘çok bina yıkıldı’. Kısa bir zaman sonra kardeşimiz Ahmet’in binasının yıkıldığını öğrendik. Futbolcu arkadaşlarımızla birlikte hemen enkaz alanına gittik. Gördüğümüz manzarayla şoka girdik. Bina komple yıkılmıştı. Gittikten sonra eşi Kübra’nın 1 buçuk saat içinde çıkarıldığını öğrendik. Ahmet’in nerede olduğunu öğrenmek için hemen bir arkadaşımız eşinden bilgi almak için hastaneye gitti. Enkaz alanında yaptığımız tek şey; ‘Sessiz olun, Ahmet orada mısın?’ diye bağırmaktı. Bulunduğu katı bulmak için çok uğraştık. Alttan saydık, üstten saydık. Devamlı birileri çıkıyordu. Canlı birileri çıktıkça umutlanıyor, cansız bedenler çıktıkça da umudumuz kırılıyordu ama hiç umudumuzu kaybetmedik. Üçüncü günün sonunda cansız bedenine ulaştık. Ben inanamadım. O mu diye hastanede iki kez gidip baktım. Ahmet’in o halini görünce çok üzüldüm. İnsanın aklında hep o son gördüğü hali oluyor. Çok çok üzüldük. Hayatımız boyunca unutmayacağımız bir kardeşimiz. Yeni evlenmişti, düğününü üç buçuk ay önce Gaziantep’te yapmıştık. Profesyonelliği, insanlığı her konuda mükemmel bir adamdı.”
YILMAZ HOCA BİR BABA GİBİ BİZE GÜÇ VERDİ
Ligden affını isteyen Yeni Malatyaspor’un bundan sonra nasıl bir yol izleyeceğini anlatan Günaydın,”Bu coğrafyada yaşayan kulüplerin ligden çekilme talebi kabul edildikten sonra yönetim olarak bir araya gelerek, 31 Mayıs 2023’e kadar futbolcularımızı geçici transfer ettik. 1 Haziran sonrası Yeni Malatyaspor’a geri dönecekler. Hepsiyle görüşerek bu süreci dışarıda atlatmalarını, futbola devam etmelerini söyledik. Onlar için fiziksel ve mental açıdan doğru olanın bu olduğunu düşünüyoruz. Yılmaz Hoca izinli olduğunu hâlde hemen buraya geldi, bir baba gibi bizimle burada kaldı. Bizim için büyük bir güç oldu. Ben buranın bir çocuğu olarak sizi misafir ettiğimiz tesisin yanındaki bu çadırda olmam gerektiğini düşünüyorum. O çadırda sobanın yanması, çorbanın kaynaması lâzım. Bu depremler yavaş yavaş gündemden düşecek belki ama milletimiz bizi unutmasınlar” dedi.
