Köy Enstitüsü
Köy Enstitüleri kapatılmasaydı Türkiye farklı bir yerde olabilir miydi?
Eskişehir Çiftelerde 1936-1937 yılında askerliğini onbaşı ve çavuş olarak yapmış gençler arasından seçilip kısa bir eğitimden sonra bulundukları köylerde öğretmenlik yapmaları uygun görülen gençlerin başarısı tüm yurt için bir örnek olmuştu.
Tarihler 17/04/1940 gösterdiğinde köy enstitüleri 3803 sayılı yasa ile kurulup büyük başarılara imza atmış olsa da yıllar boyu sürecek olan ülkem üzerindeki oyunlar yüzünden 1954 de yürürlüğe giren 6234 sayılı kanunla Köy enstitüleri kapatılarak mevcut okullar ilk öğretmen okullarına çevrilmişti.
Resmi gazeteyi merak edenler için https://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/4491.pdf
Bana göre en ince ayrıntısına kadar düşünülen sistemin en can alıcı maddelerinden bir tanesi olan 6. Madde Köy enstitülerinden mezun öğretmenler, tayin edildikleri köylerin her türlü öğretim ve eğitim işlerini görürler.
Ziraat işlerinin fennî bir şekilde yapılması için bizzat meydana getirecekleri örnek tarla, bağ ve bahçe, atölye gibi tesislerle köylülere rehberlik eder ve köylülerin bunlardan istifade etmelerini temin ederler.
Bu öğretmenlerin disiplin işlerinin ne suretle görüleceği bir nizamname ile tayin edilir.
Bu projenin asıl amacı neydi?
Bilindiği üzere o dönemlerde dere beylik yani toprak ağalarının varlığı köylünün bilinçlenmesi önünde büyük bir engel teşkil ediyordu.
Tarımsal ekonominin köylüye sağlayacağı katkı ile hem halk eğitilecek hemde bilinç düzeyi arttırılarak köklü bir değişim planlanmış olsa da köylünün uyanmasını istemeyen güçler emellerine bir şekilde sahip oldular.
Sonuç olarak 1940 yılında halk bilinçlensin üretsin ve kendisini geliştirsin diye kurulan bir sistem bu gün olsaydı inanıyorum ki tarımdan sanayiye Türkiye çok farklı bir yerde olurdu, katılırsınız yada katılmazsınız tamamen size kalmış.
Sevgiyle sağlıklı kalın
Recep KOCA
www.recepkoca.com