30 Ağustos Zafer Bayramı dün Türkiye’ de ve Dünya’da kendisini Mustafa Kemal Atatürk’e yakın gören, O’nun görüşlerini benimseyen ve O’nun gibi düşünenler tarafından coşkuyla kutlandı.
Tam 100 yıl önce bir Ulusun bu haklı Zaferi kazanmasındaki en önemli etken halkın Liderine yani Baş Komutanına kayıtsız şartsız itaat etmesiydi.
Hangi din, dil, mezhep, ırk ve görüşten olursanız olun şunu çok iyi bilmelisiniz ki Cumhuriyeti kuranlar öyle bir Cumhuriyet bıraktılar ki ne yaparsanız yapın, içeriden ve dışarıdan bu Cumhuriyeti yıkmaya asla gücünüz yetmeyecek.
Bu saatten sonra siyasetçilerin bir araya gelmesi istek değil bir ‘’İYTİYAÇTIR’’
Ülkemde son 10 yıldır her gün dünü arar duruma geldik, zengin daha zengin, fakir daha fakir olmaya devam ediyor.
Ülkemin sanıyorum neredeyse yarısı ekonomiyi televizyondaki dizileri seyrederek siyasi görüşüne göre yorumluyor, diğer yarısını soracak olursanız onların durumu da diğerlerinden çok farklı olmasa gerek, yan ve taraf olduktan sonra hangi tarafta olduğunuzun çokta önemi yok.
Siyasi görüşünüz ne olursa olsun gerçekleri söylüyor olmanız sizi adil yapacaktır, kendinize ne kadar adil ve dürüsttüm sorusunu en son yüksek sesle ne zaman sordunuz?
Tekrar ediyorum;
Bu saatten sonra siyasetçilerin bir araya gelmesi istek değil bir ‘’İYTİYAÇTIR’’
Siyasetçiler bir araya gelsin’ ki kutuplaşma olmasın, nefret dili değişsin.
100 yıl önce kazanılan Zaferin, yüzlerce yıl coşkuyla kutlanabilmesinin tek yolu demokrasimizin büyütülüp güçlenmesine bağlıdır.
Bu bağlamada Ülkemdeki siyasi parti yöneticilerini birlik ve beraberliğe davet ediyorum, sende benim gibi düşünüyorsan paylaş ki sesimiz daha gür çıksın.
Recep Koca