ÜLKÜCÜLER ÜZERİNDE SİSTEMATİK BİR ANTİPATİ ALGI ÇALIŞMASI MI YAPILIYOR?

Sosyal Medyanın zararlarından biri hatta en büyüğü bilgisiz ve ahlaksızca ifade özgürlüğü sunmasıdır.

Geçmişini hatta geleceğini bilmeyen beyin fukarası tarihi bilgi ve bağlardan bihaber toplumun temeline dinamit döşeyen birilerinin paylaştığı videoların sosyal medyada hızla paylaşıldığını ve viral haline geldiğini üzülerek görüyoruz. Buna karşın bilgi ve birikimiyle hayatın her anında toplumu geliştiren açıklama yapan, yol gösteren eğitmenlerimiz ise rağbet görmez oldu çünkü gelecek nesile ciddiyeti değil ” ammmannn kanka bak keyfine yaaa” gibi söylemlerle ciddiyetten uzak kültür ve tarihimize aykırı bir nesil yetiştirdiler. Evet düşman uzakta değil, düşman silahlıda değil, düşman aynı zamanda hem çok yakın hemde silahın ta kendisi muhtemelen bu yazıyı okuduğunuz ekran sizin en büyük düşmanınız. Ondan kurtulun! .

Ondan kurtulun derken taş devrine dönmeyeceğiz elbette sadece dijital detoks ile geleceğinizi daha stabil bir hale getirebilirsiniz.

Neyse konudan çok atlamayalım önümüzde ki günler yayınlanacak olan S.O.S.yal Medya isimli kitabımda bu konulardan uzun uzun bahsetme fırsatı bulduk. Biz gelelim ana konumuza.

ÜLKÜCÜLER ÜZERİNDE SİSTEMATİK BİR ANTİPATİ ALGI ÇALIŞMASI VAR.

Farkında mısınız?

Ülkücüler bu ülkenin öz evlatlarıdır. (Sol görüşlü kardeşlerimizde öyledir. Lakin anlatacağımız konu bir algı oluşturulma gayesi üzerinedir. Siyasi değildir.) Öz evladı olduğu vatanından soyutlaştırılmaya hatta gelecek nesle öcü gibi gösterilmeye çalışılan bir yapıdan bahsediyoruz. Parmaklarını birleştirerek kurt sembolü yapan herkes ülkücü değildir. Sosyal medyada özellikle ülkücüler üzerine sistemli bir algı çalışması yapılmaktadır. Kimler tarafından yapılıyor bilinmez lakin nerede bir tecavüzcü, nerede bir. Katil, nerede bir soysuz varsa buluyor ve bozkurt yapan bir fotoğrafı ile servis ediyorlar. Tekrar etmekte fayda var her bozkurt yapan ülkücü değildir. Lakin ülkücülerde bozkurt yapar çünkü bozkurt Türk’ün sembolüdür ve ülkücüler dışında da tüm Türkçü gruplarda bu sembolü kullanır hatta hristiyan Gagavuz kardeşlerimiz bile bu sembolü kullanır.

Yukarıda da belirttiğim üzere Sosyal Medyanın zararlarından biri hatta en büyüğü bilgisiz ve ahlaksızca ifade ve anonim ola bilme özgürlüğü sunmasıdır. Anonim olan sosyal medyada gelecek nesillere tepki çeken olaylarla algı yapılarak ülkücülerin üzerine kara leke çalınmaya çalışılması tesadüfler zinciri değil bilinçli bir altyapı çalışmasının mahsülüdür. Kimin yada kimlerin yaptığı bilinmeyen bu sistemli çalışma neticesinde anononim olan sosyal medya çoğu zaman gerçekten uzak bir yalan haber ve bilgi paylaşım zincirinin parçası olarak algı çalışmaları ve toplumsal manipülasyonlara sebebiyet veriyor.

Zira hiç bir ülkücü ki buna Türkmen beyi MHP lideri Devlet Bahçeli’de dahil olmak üzere hiç bir Kürt vatandaşımıza ayrımcılık veya hakaret etmez saygısızlık göstermez hiç bir Kürt’e terörist yaftası vurmaz.

Yazımın başlangıcında da belirttiğim üzere geçmişini hatta geleceğini bilmeyen beyin fukarası tarihi bilgi ve bağlardan bir haber toplumun temeline dinamit döşeyen birilerinin paylaştığı videoların sosyal medyada hızla paylaşıldığını fark ettim. Videoda bozkurt yaparak kendini batılı adleden şahıs Kürtlere nefret kusuyor. Bu topraklarda misafir veya konar göçer olmayan bu topraklarda hak sahibi olan, bu vatan için askerlik yapan şehit düşen Kürt milletine doğuya gidin biz batılıyız diyor o kadar cahilki yaptığı Bozkurt’un doğunun da doğusu olan orta Asya’dan geldiğini bile bilmiyor.

Bu ve bunun gibi cahillerin en büyük sorunuda toplumda yer bulamamasıdır. Kişilik bozuklukları içerisinde yer alan bu hastalığa da Monachopsis denmektedir. Toplumda bir yere sahip olamayan bu tip kişiler için sosyal medya bulunmaz bir nimet. İstedikleri kadar saçmalamakta özgürler, istedikleri kadar gaziantep escort haksızlık veya ahlaksızlık yapabilirler, sanal haz yaşarlar. İşte bu Monachopsis denen durunma hasıl olan kişilerde sosyal medya da aldıkları 3 – 5 beğeni ve yorumun yarattığı haz ve sahiplik ( kabul ) duygusu kişilerin egolarını okşayarak onları bu tip saçmalamara daha derinden itiyor.

İnanıyoruz ki sosyal medya yasası bu meselelerin önüne geçecektir.