ANNE
Teknoloji uzakları yakın ederken ancak mikroskop ile görebildiğimiz hatta bir çoğumuzun sadece sosyal medyadan ismini duyup resmini gördüğü Covıd-19 yakınları uzak etmeyi başardı, yani teknolojinin ya da dünya devi ülkelerin yüz yıllardır kurmaya çalıştığı saltanat bir anda saman alevi misali yok olup gitti.
Bilirsiniz ben genelde olaylara farklı pencereden bakarım covıd-19 ‘un bizi kendimize getiren en güzel yanı bizleri adaletle tanıştırması oldu.
Bugüne kadar öldükten sonra cennete gitmeyi planlayanlar aslında yaşadığımız dünyayı cennete çevirmenin kendi ellerinde olduklarını öğrendiler, Dünyayı yoktan var eden Rab-bini görmedikleri için korkmayanlar, Covıd-19’u görmeden korkmayı öğrendiler, mal, mülk, şan, şöhret, mevki, makam sahibi insanlar ölümden kaçılmayacağını ve fakir insanlar gibi 4 kişi ile gömülecekler ini öğrendiler dahası aynı şehirde yaşayan anneler, gurbetteki annelerine bir buket çiçek yollamakla hasret giderilemeyeceğini öğrendiler.
Bugüne kadar takvimler her yıl mayıs ayının ikinci pazarını gösterdiğinde hepimizi bir telaş kaplar kimimiz kucaklar dolusu çiçekler alıp annemize koşarken kimimiz teknolojiyi kullanıp lojistik destek alarak kredi kartımızın bize müsaade ettiği kadar sevgimizin gücünü gösterirdik annelerimize.
Sevginin günü olur mu diyenlere birileri akıl edip bunu da bizlere kabul ettirdiğine göre maalesef sevginin günü oluyormuş demekten öte bir şey gelmiyor aklıma, dilerim bugünden sonra covıd-19 sayesinde hep birlikte sevginin gününün olamayacağını da yaşayarak idrak etme seviyesine erişiriz.
Anne olmak mı, Anne kalmak mı?
Aslında hepimiz doğurmakla anne olunamayacağını anne olmanın vicdanla alakalı olduğunu yaşadıklarımızla deneyimlemiş olsak ta anne olamayan kadınlarımız bu özlemlerini hep göz yaşlarında saklarlar.
Zaten Türk Dil Kurumu anneliği çocuğu olan kadın diye değerlendirdiğine göre illa anne olmak için çocuk doğurmaya gerek olmadığını düşünüyorum, evladı olmamasına rağmen bir çocuğa sahip çıkıp onu evladı gibi sahiplenen koca yürekli anneleri canı gönülden alkışlıyorum.
Bir dost tavsiyesi belki bir çocuk dünyaya getiremezsiniz lakin anne olmak için illa doğurmaya gerek yok binlercesi çocuk yuvalarında vicdan sahibi insanlarla buluşmayı beklerken çocukluğunu heba ediyor.
İster anne olun ister baba bırakın göstermelik sevgilerin peşinden gitmeyi eğer içinizde bir parça vicdan kaldıysa bugün alın vicdanınızı sessiz bir köşede dertleşin bakalım size ne diyecek.
Bakın Necip Fazıl Kısakürek ne demiş.
Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!
Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!
Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış, çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!..
Zalimliği ile dünya tarihini değiştiren Adolf Hitler ide, bir ulusa önderlik yapıp destanlar yazdıran Mustafa Kemal Atatürk ‘ü de doğuran bir ‘’ANA’’ olduğuna göre tarihe damga vuracak evlatları yetiştirme uğrunda yola çıkan, doğurmaktan öte Anne olabilme erdemine sahip annelerin, yaşam ışığım olan Annemin, tüm annelerin, anne adaylarınında anneler günü kutlu olsun, dilerim bir gün değil bir ömür hak ettikleri yerde olurlar.
Ebediyete uğurladığımız tüm annelerimizin ve benim özlemle yad ettiğim baba anneminde ruhu şad mekanları cennet olsun.
Son olarak Atatürk’ün çok sevdiğim bir sözü ile günün anlam ve önemine nokta koyalım,
”Büyük başarılar, kıymetli anaların yetiştirdikleri seçkin evlatlar sayesinde olmuştur”
Sağlıklı günlerde sevgiyle kalın
Recep KOCA
www.recepkoca.com
13:02
News
