
“BEBEĞİMİN ÖLÜMÜNE NEDEN OLANLAR MUKADDERAT DEDİ”
Kurtköy’de özel bir hastanede sezaryen olmak isteyip doğum doktoru tarafından normal doğuma zorlandığını ve bu nedenle bebeğinin asfiksi doğup 3 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra öldüğünü iddia eden Nurgül Çolak, yaşadıklarını gözyaşları içinde gazetemize anlattı. Çolak, “doğumhanede hastanenin temizlik personeli karnıma baskı yaptı. Doğum esnasında kaburgalarım kırılmış. Bunu durumu daha sonra başka hastanede öğrendim.”
Kurtköy’de özel bir hastanede sezaryen olmak isteyip doğum doktoru tarafından normal doğuma zorlandığını ve bu nedenle bebeğinin asfiksi yani nefessiz doğup 3 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra öldüğünü iddia eden Nurgül Çolak, hastane ve görevliler hakkında Cumhuriyet Savcılığına ve Sağlık Bakanlığı’na şikayetçi olarak suç duyurusunda bulundu. “9 ay boyunca karnımda taşıdığım bebeğimi ihmal ve inat uğruna 3 günde kaybettim.” Konu ile ilgili ve Nurgül Çolak’ın iddialarını hastane yönetimini arayarak bir açıklama istedik. Ancak hastane görevlisi konunun yargıya taşındığını ve bu nedenle herhangi bir açıklama yapmayacaklarını belirtti. Doğum öncesi ve doğum sonrası yaşadıklarını gözyaşları içinde anlatan Nurgül Çolak, şu iddialarda bulundu.
“DOKTOR ELDİVENLERİNİ ÇIKARTIP KIZARAK ODAYI TERK ETTİ”
“Beni 10: 30 da doğuma aldılar. Doğumun gerçekleşememesi nedeniyle ben sezaryen olmak istediğimi belirttim. Ancak doğum doktoru ısrarla normal doğum yapacağımı belirtti. Sabah saat 10: 00 da doğam girdik. Gece yarısına kadar doğum olmadı. Ben eşimi çağırın dedim. Eşim geldi kasıldığımı ve ıkınamadığımı ifade ederek beni sezaryen doğuma acil almalarını eşime söyledim. Fakat doktor hanım kızarak ve eldivenlerini çıkartarak doğum odasından ayrıldı. O esnada yanımda sadece ebe vardı. Ben ebe hanıma evrakları getirin imzalayacağım. Çünkü canım yanıyor bir an önce sezaryen olmak istiyorum diye yalvardım. Ebe evrakları getirdi. Ben imzaladım. Hatta adımı ve soyadımı yazmam gerekiyorsa yazayım dedim. Ebe hanım gerek yok sonra adını yazarız dedi. İmzaladığım evrakları duvarın kenarında bulunan bir masanın üzerine bırakıp dışarı çıktı. Bir müddet sonra içeriye doktor hanım geldi. Doğuma az kaldı biraz gayret et dedi. Ben de az sürecekse normal doğum olsun dedim. Ama aradan yine uzun bir zaman geçmesine rağmen doğumu yapamadım.”
“KABURGAM KIRDI, CİĞERİM SÖNDÜ”
“Doğum odasında temizlik personeli vardı. Çok acılar çekiyordum. Sonrasında da başka hastanede yapılan muayenemde kaburgalarımın kırıldığını ve ciğerimin söndüğünü söylediler. Ben bu doğum olayını Kurtköy Özel Ersoy Hastanesinde yaptım. Doğum sürecimin başlamasıyla birlikte ben hep bu hastaneye ve aynı doktora gittim. Ancak doğum günü yaşadığım faciayı ve travmayı hayatım boyunca unutmam mümkün değil. Çünkü karnımda 9 ay boyunca büyüttüğüm ve doğumunu ailecek hasretle beklediğim yavrumu beze sarılı bir plastik sepet içinde ölüsünü aldım. Normal doğumu yapamadığım için ısrarla ve avazım çıktığı kadar sezaryen olmak istediğimi bağırdım. Ancak doktorun hem ihmali hem de inadı yüzünden bebeğimden oldum. Kasıldığım ve ıkınamadığım için doğum gecikti ve çocuğum asfiksi doğdu. Doğum esnasında kalbi çalışmıyordu. Doktorların müdahalesi sonucu kalbi tekrar çalışmaya başladı. Ancak çocuğumu yoğun bakıma aldılar.”
“HASTANE SAHİBİ BİZE YALAN SÖYLEDİ”
“Maalesef 3 gün yoğun bakımda kalan bebeğim hayatını kaybetti. Beni ve eşimi asıl üzen durum ise doktorun sorumsuz davranması ve hastane yönetiminin bizimle hiç ilgilenmemesi oldu. Uzun uğraşlar sonucu ve araya adam koyarak ancak hastane sahibi Alaattin Ersoy’a ulaşabildik. Kendisi ile kısa bir görüşme yaptık. Bize mukadderat, takdiri ilahi, böyle olmasını istemezdik. Ama oldu yapacak bir şey yok, başınız sağ olsun telkinlerinde bulundu. Bu olay başımıza geldikten sonra öğrendik ki; başka insanlar da aynı sorunu yaşamış. Birde şunu unutmadan ifade edeyim. Hastane sahibi Alaattin bey, doğum doktorunu uzun bir süre çalıştırmayacaklarını söyledi. Ancak ertesi gün hem eksik evrakları almak hem de kontrolümü yapmak için hastaneye gittiğimizde, hastane personeli aynı doktorun şuan doğumda olduğunu söyledi. Hem canımızın gitmesine sebep oldular. Hem de bize yalan söylediler. Ben ve eşim hastane yönetimi ve görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunduk. Amacımız bizim yaşadığımız acıyı kimse yaşamasın ve sorumlular gereken cezayı alsın.” Dedi.
Kurtköy Özel Ersoy Hastanesinde doğum esnasında yaşadıklarını gazetemize anlatan Nurgül Çolak’ın yaşadıklarını siz değerli okuyucularımıza yorum katmadan olduğu gibi aktarıyoruz. Röportajın kalan bölümlerini önümüzdeki günlerde tüm detayları ile birlikte sizlere aktarmaya devam edeceğiz.